Yapmış olduğu açıklamasında; “Bugün Beykoz Belediyesi binasına asılan hayali borç afişinin doğrusu bu resimdeki gibidir. Yeni yönetime sesleniyorum: Yönetim sizde. 24 saat içinde bu hayali borç kalemlerinin resmi evraklarını yayınlamazsanız ve aşağıdaki sorulara yanıt vermezseniz yalancı ve müfterisiniz.” Diyerek madde madde sert açıklamalarını sıraladı.
1) Listenin sonunda 1.1 milyar TL’lik uydurulmuş bir gecikme faizi bulunmaktadır. Bu faiz hangi borç kalemlerine aittir? Bu borç ne zaman tahakkuk etmiştir? Bu borçla ilgili belediyeye gönderilmiş ödeme emirleri nerededir?
2) Beytaş’ın borçları belediye borç kalemi içindedir. Belediye Beytaş’a borcunu ödediği zaman hesap sıfırlanacaktır. Böyle olduğu halde bu borç neden iki defa hesaplanmıştır?
3) İktisadi ve Sosyal İşletme diye ayrı bir tüzel kişilik yoktur. Bütçe İçi İşletme, görevimizi devrene kadar Destek Hizmetleri Müdürlüğü’ne bağlı bir şefliktir ve borçları belediye borçları içinde yer almaktadır. Böyle olduğu halde bu borç neden iki defa hesaplanmıştır?
4) Görevi devrettiğimiz anda hiçbir personele tazminat borcumuz bulunmamaktadır. Listede yayımlanan kıdem tazminatı borçları nereden çıkmıştır? Bu tazminatların ödeme emri hangi tarihte Mali Hizmetler Müdürlüğü ve Beytaş’a gönderilmiştir?
5) Belediye aleyhine açılmış davalardan doğduğu iddia edilen hayal mahsulü 404 milyon TL nereden çıkmıştır? Tazminata hükmedilmiş ve borç oluşmuş dava dosyaları nerededir? Bunlar hangi davalardır?
Güneş balçıkla sıvanmaz. Sizi 24 saat içinde, yaklaşık 1.1 milyar TL toplam borcu 3.5 milyar TL olarak göstermeye çalışan tüm bu hayali borç kalemlerinin belgelerini yayınlamaya çağırıyorum. Aksi halde ilelebet yalancı ve müfteri olarak anılacaksınız.
Biz gerçekleri biliyoruz da, bu algı oyunlarının, üstelik bayram arifesinde insanları yalanlarla oyalamanın amacı ne?
Bu algı oyunlarıyla Beykoz’a ve belediye emekçilerine iki ayrı mesaj veriliyor:
1) Beykoz’a “Bizden beş sene boyunca hizmet beklemeyin. Bakın borçlarla uğraşıyoruz” diyorlar.
2) İşçi ve memurlara “Size seçim kampanyası döneminde bol keseden söz verdik ama bizden zam beklemeyin. Bakın borçlarla uğraşıyoruz” diyorlar.
Ne diyelim? Yalan, korkunun tortusudur.
