Yeni adresimiz
Ana Sayfa Yazarlar 26.09.2022 446 Görüntüleme

HİÇLİĞİN İNCE İPİNDEKİ YÜRÜYÜŞ

reklam

Bir süredir kafamın üst noktasında bir karıncalanma var; tuhaf bir his!

Beynimde, “Ne yaparsam yapayım fark etmiyor,” düşüncesi dönüp duruyor.

Oysa her şey yolunda…

“Yolunda mı gerçekten?” diye soruyorum kendime.

“Evet, evet! Öyle,” diyor içimdeki ses.

Bir daha düşünüyorum da istediğim pek çok şeye sahibim:

Canımdan çok sevdiğim ailem hayatta,

Tutkuyla bağlıyım sanata, edebiyata; bana güç veriyor mesleğim, umudumu besliyor.

Dostlarım var beni seven, bana değer veren, benim de değer verdiğim.

Bir kedim bile var, adı: Matmazel. “Güzeel!” diye sesleniyorum ona, öyle tatlı bakıyor ki bana gözlerinin yeşilliğiyle; mırıl mırıl bir huzur doluyor içime.

Evimi, lokmamı, her şeyimi paylaştığım hayat arkadaşım da var; yalnız değilim, sevgisiz hiç değilim.

Yine de kafamın tam üstündeki o uyuşma, o karıncalanma devam ediyor.

Beynim büzüşüyor.

Yorganın altına girip günlerce orada kalmak istiyorum.

Kimseyle konuşmasam,

Hiçbir şeyle ilgilenmesem,

Tavana baksam manasızca…

Ölmemek için biraz su ve az ekmek yiyip yatıp zıbarsam!

Sırtıma bir sürü sülük yapışmış; kanımı emiyor, canımla besleniyor.

Düşüş,

Yükseliş,

Gidiş,

Geliş,

Varış,

Bitiş.

Peki, nerede bir tebessüm, bir gülüş?

Benimki; piçliğin ortasında, hiçliğin ince ipindeki yürüyüş…

reklam

Yorumlar

Yorumlar (Yorum Yapılmamış)

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.

Özgün Haber Reklam Alanı
Özgün Haber Reklam Alanı
Tema Tasarım | AnatoliaWeb