DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı Karlıtekin Beykoz’da
Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA) Genel Başkan Yardımcısı Yerel Yönetimler ve Şehircilik Politikaları Başkanı Candan Karlıtekin, Deva Partisi İlçe Başkanlığını ziyaret etti.
Deva Partisi İlçe Başkanı Av. Hikmet Baki ve Yönetim Kurulu Üyelerinin, Kavacık’ta bulunan İlçe Binasında ağırladıkları Genel Başkan Yardımcısı Candan Karlıtekin, parti olarak çalışmalarından, sorunlar karşısında çözüm önerilerinden ve eylem planlarından söz etti.
Karlıtekin ziyaretinde geçmiş dönem Beykoz Belediye Başkan Yardımcısı Av. Yüksel Baki, Beykoz Doğu Karadenizliler Dernek Başkanı İsmet Konca, Beykoz Trabzonlular Dernek Başkanı Erdal Uzuner, Kavacık Mahalle Muhtarı Yasemin Şahin programa katılım sağlayan isimler oldu.
Beykoz basınının da sorularını cevaplayan Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA) Genel Başkan Yardımcısı Candan Karlıtekin çalışma hayatı hakkında verdiği bilgilerde; 7 yıl Türk Hava Yolları’nda Yönetim Kurulu ve İcra Komitesi Başkanı olarak görev yaptığını, Türkiye Kalkınma Bankası A.Ş.’nin Yönetim Kurulu Başkanlığı ve Genel Müdür Vekilliği görevlerinde bulunduğunu, bürokrat olarak da İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin Kaynak Geliştirme ve İştirakler Dairesi Başkanlığı’nı yaptığını aktardı.
“Deva Partisi tam teşekküllü bir devlet hastanesi gibidir.”
Deva Partisi olarak bütün konularda bizler ne yapacağımızı ortaya koyuyoruz. Biz bu konuları siyasetin borç senetleri olarak görüyoruz. Bunları yaparken de hep bütüncül olarak bakıyoruz. Deva Partisi olarak bizler ekip olarak Türkiye’de genel çerçeveye bakıyoruz. Genel çerçeve içerisinde kaynakları en rasyonel olanı öncelikli hale getirerek onları kullanma ve getirisini en üst düzeye çıkarma anlamında çok teknik bir kadroyuz. O nedenle hep söylerim, Deva Partisi tam teşekküllü bir devlet hastanesi gibidir. Her türlü uzmanlık alanı ve uzmanlarımız var.
Bürokrasi iyi bir şeydir. Bürokrasi olmaz ise orman kanunu devreye girer. Yani bürokrasi demek kanunlar, kuralların adil bir şekilde işletildiği ve sorun çözdüğü bir şeydir.
“Cumhuriyet’in kıymetini bilmemiz gerekiyor.”
Bize sunulan, bahşedilen Cumhuriyet’in kıymetini bilmemiz gerekiyor. Ülkemizde otokrasiye doğru evrilen, yani yavaş yavaş demokrasiye giden bir eğilim vardı. 2002 ile 2009 yılları arası tam bunu başardık derken, maalesef tekrardan büyük bir diktatörlük ve otokrasi tehlikesi ile karşı karşıyayız. Eğer bir seçim daha bu eğilim önlenemezse bir Orta Doğu devleti gibi bir şey olacağız.
Sorulan sorular daha çok Beykoz ve ülke sorunları hakkında olurken, önümüzdeki seçim süreci üzerine de değerlendirmeler yapıldı.
Program toplu fotoğraf çekimi ile son buldu.
[ngg src=”galleries” ids=”305″ display=”basic_slideshow”]